Hill Sachs Lezyonu Nedir?
Humerus(uzun kol kemiğinin en üst kısmı) başının öne taraftan tekrarlı omuz çıkıklarına bağlı olarak, arka-yan kısmındaki kompresyon(baskı) kırığı, omuz eklemindeki kavitenin ön kenarında çökme meydana getirmesiyle görülen lezyona Hill-Sachs Lezyonu denir. Bu durum sık rastlansa da, 1940’ta Hill ve Sachs’ın tanımlanmasıyla literatüre Hill-Sachs Lezyonu olarak geçmiştir.
Omuz ekleminin nispeten stabilizasyonun (hareket sırasında sabitleme) az olduğu bilinen bir gerçektir. Birçok kemikle eklem yapması ve kemikle eklem yapmayan, sadece kas ve bağ ile desteklenen alanının çok olmasından kaynaklı omuz eklemi yaralanmaya oldukça açıkdır. Anatomik olarak omuz eklemi diye belirttiğimiz kavitesi olan bölgenin eklem yapan yüzeyi, kolun uzun kemiğinin başının 3’te 1’ine denk gelmektedir. Buna bağlı olarak eklem stabilizasyonu çevre dokulara bağlıdır ve omuz çıkıkları sık rastlanan bir durumdur. Omuz çıkıklarında en sık rastlanan öndeki boşluğa bağlı olarak omzun öne doğru olan çıkıklarıdır.
Hill-Sachs Lezyonunun gelişmesi şunlara bağlıdır; tekrarlayan çıkıklar, uzun süre kalan çıkık omuz ve çıkığın ön tarafta olması. Teşhis aşaması önemlidir, çünkü genelde Bankart Lezyonuyla bir arada görülebilmektedir. Kolun içe dönme hareketinin bilgisayarla görüntülenmesiyle en belirgin sonucu verir. Tekrarlı omuz çıkıklarında görülme olasılığı %40-90 arasındadır.
Hill-Sachs Lezyonunda ağrı ve hareket kısıtlılığı başlıca şikayetlerdendir. Tekrarlı omuz çıkığına bağlı olarak hastada güvensizlik hissi vardır. Kişi sürekli temkinli davranmak zorundadır. Genç sporcularda cerrahi uygulaması konservatif tedaviye göre daha çok tercih edilir. Cerrahi sonrası kol askıya alınıp opere edilen bölgenin iyileşmesi beklenir. Cerrahi sonrası kapsamlı bir fizik tedavi süreci içermelidir. Doku iyileştikten sonra fizik tedavi ile kişinin kol hareketleri arttırılır, kuvvetlendirilir. Cerrahi uygun görülmeyen hastalar fizik tedaviyle takip edilir. Kol çevresi kasların kuvvetlendirilip omuz stabilizasyonu sağlanmalıdır. Ağrı var ise ağrıyı geçirecek fizik tedavi yöntemleri uygulanmalıdır.